Haber

FED, 2025 Yılının İlk Faiz Kararını Açıklıyor

**FED, 2025 Yılının İlk Faiz Kararını Açıklıyor** ABD Merkez Bankası (FED), 29 Ocak 2025 Çarşamba...

**FED, 2025 Yılının İlk Faiz Kararını Açıklıyor**

ABD Merkez Bankası (FED), 29 Ocak 2025 Çarşamba günü Türkiye saatiyle 22:00’de yılın ilk faiz kararını açıklayacak. Küresel ekonomi için kritik öneme sahip FED kararları, özellikle gelişmekte olan ekonomilerde dikkatle takip ediliyor. Son olarak, FED’in Aralık 2024 toplantısında politika faizini 25 baz puan indirerek %4,50 seviyesine çektiği hatırlanıyor. Bu toplantı, 2025 yılı için bankanın para politikası yönelimi hakkında ipuçları verecek.

FED, geçtiğimiz yıl faiz artış döngüsünü sonlandırdıktan sonra kademeli faiz indirimleriyle piyasalara destek vermişti. Ancak 2025 yılı için faiz indirimi beklentilerinde bir miktar revizyona gidildi. Eylül ayındaki projeksiyonlarda dört faiz indirimi öngörülürken, bu sayı son tahminlerde ikiye düşürüldü. Ekonomistler, FED’in 2025 sonuna kadar toplamda 50 baz puanlık bir faiz indirimi yapabileceğini öngörüyor.

Bu kararın gerekçeleri arasında ABD ekonomisinin büyüme hızındaki yavaşlama, işgücü piyasasındaki dengelenme ve enflasyonun hedef seviyelere yaklaşması gösteriliyor. FED’in faiz indirimleri, ekonomik aktiviteyi desteklemeyi hedefliyor. Ancak aynı zamanda, enflasyonun yeniden yükselme riski de bankanın dikkatle izlediği bir konu.

### Küresel Ekonomi ve Türkiye Üzerindeki Etkisi

FED’in faiz kararları yalnızca ABD ekonomisi için değil, küresel piyasalarda da geniş çaplı etkiler yaratıyor. Özellikle gelişmekte olan ülkeler, FED’in faiz politikalarından önemli ölçüde etkileniyor. Türkiye de bu ülkeler arasında yer alıyor. FED’in faiz artırması durumunda doların değer kazanması olası görülüyor. Bu durum, Türkiye’nin dış borçlanma maliyetlerini artırabilir ve Türk Lirası üzerinde değer kaybı baskısı oluşturabilir.

Türk Lirası’nın değer kaybı, ithalat maliyetlerini yükselterek enflasyon üzerinde yukarı yönlü bir baskı oluşturabilir. Ekonomi yönetimi, bu tür senaryoları dikkate alarak politika adımlarını planlıyor. Diğer yandan, FED’in faiz indirimi kararları, gelişmekte olan piyasalara sıcak para akışını teşvik ederek olumlu bir etki yaratabilir. Bu nedenle, FED’in açıklamaları Türkiye’deki yatırımcılar ve ekonomi otoriteleri tarafından yakından takip ediliyor.

### Piyasalar Nasıl Tepki Verecek?

FED’in 29 Ocak’taki toplantısında faiz oranını sabit tutması veya 25 baz puanlık yeni bir indirim yapması bekleniyor. Ancak piyasalarda esas odak, FED Başkanı Jerome Powell’ın toplantı sonrası yapacağı açıklamalarda olacak. Powell’ın 2025 yılına ilişkin ekonomik görünüm ve faiz politikası hakkında vereceği mesajlar, piyasalarda dalgalanmalara neden olabilir.

ABD borsaları, faiz indirimi beklentisiyle son haftalarda pozitif bir seyir izliyor. Ancak faiz kararının piyasa beklentilerinden farklı bir yönde şekillenmesi durumunda, yatırımcılar arasında belirsizlik hakim olabilir. Ayrıca dolar endeksi ve ABD tahvil faizleri de FED’in kararına bağlı olarak yön bulacak.

### Türkiye Merkez Bankası ile Koordinasyon

FED’in faiz kararları, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) para politikalarını da etkileyebilir. TCMB, FED’in faiz indirimlerini fırsat olarak görerek kendi politika faizinde daha cesur adımlar atabilir. Ancak FED’in beklenmedik bir şekilde faiz artırma kararı alması durumunda, TCMB’nin para politikasında sıkılaşma ihtiyacı doğabilir.

Türkiye ekonomisi, 2025 yılına zorlu küresel koşullarla başladı. Dış borçlanma maliyetleri ve enflasyon baskısı, ekonomi yönetimi için önemli bir sınav niteliğinde. Bu nedenle, FED’in faiz kararları ve küresel piyasalara etkisi, Türkiye’nin ekonomik istikrarı açısından yakından izleniyor.

### 2025 Yılı Ekonomik Görünümü

FED’in 2025 yılında izleyeceği yol haritası, yalnızca ABD ekonomisi için değil, dünya ekonomisi için de belirleyici olacak. ABD’de ekonomik büyümenin yavaşlaması ve enflasyonun hedef seviyeye yakınlaşması, faiz indirimi beklentilerini destekliyor. Ancak küresel jeopolitik riskler ve enerji fiyatlarındaki oynaklık, merkez bankalarının kararlarını zorlaştırabilir.

FED’in faiz kararlarının yanı sıra, toplantı sonrası yayımlanacak olan ekonomik projeksiyonlar ve Powell’ın açıklamaları, piyasalarda dalgalanmalara yol açabilir. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler, bu süreçte ekonomik kırılganlıklarını minimize etmek için hem dış borçlanma stratejilerini hem de döviz rezervlerini dikkatle yönetmek zorunda.

Sonuç olarak, FED’in 29 Ocak 2025 tarihindeki faiz kararı, küresel ekonomi için hayati bir öneme sahip. Türkiye’de ekonomi yönetimi ve piyasalar, bu kararı ve FED’in ileriye dönük

About the author

admin

Leave a Comment